Her Horlama Uyku Apnesi midir?

Horlama, üst solunum yolunun daralmasıyla oluşan, uyku sırasında çıkan titreşimli bir sestir. Ancak her horlama vakası uyku apnesi anlamına gelmez. Uyku apnesi, bu daralmanın bir adım daha ileri giderek hava yolunun geçici olarak tamamen tıkanması durumudur. Bu fark, horlama ile apne arasındaki temel ayrımı oluşturur.

Bazı insanlar yalnızca horlar, ancak uyandıklarında kendilerini dinlenmiş hisseder, gün içinde uykuya ihtiyaç duymazlar ve gece uykuları kesintisizdir. Terleme, boğulma hissi ya da nefes durması gibi belirtiler yoktur. Bu kişilerde basit horlama söz konusudur. Ancak horlayan bireylerin, potansiyel uyku apnesi riski taşıdıkları unutulmamalıdır.

Çünkü bazı durumlarda, horlama apneye dönüşebilir. Özellikle sırtüstü yatmak, aşırı yorgunluk, alkol alımı ya da burun tıkanıklığına neden olan alerjik veya viral enfeksiyonlar horlamayı ağırlaştırarak apne ataklarını tetikleyebilir. Bu nedenle horlama hafife alınmamalı, dikkatle takip edilmelidir.

Horlama tek başına apne değildir, ama horlayan kişilerin apne gelişimine karşı uyanık olmaları gerekir. Eğer horlama şiddetli ve düzensizse, uykuda nefes durmaları fark ediliyorsa, sabahları yorgunluk, baş ağrısı, ağız kuruluğu yaşanıyorsa; gün içinde aşırı uyku hali, konsantrasyon güçlüğü, unutkanlık, sinirlilik, depresyon, cinsel isteksizlik ya da yüksek tansiyon, kalp ritim bozuklukları gibi sorunlar varsa; bu belirtiler ihmal edilmemeli ve mutlaka bir uyku testi (polisomnografi) yapılmalıdır. Uyku apnesi ciddi ancak tedavi edilebilir bir hastalıktır; erken tanı hayat kurtarır

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir